Av. Bilgi GÜL & Av. Özgür GÜL
KARAYOLLARI MOTORLU ARAÇLAR
ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI GENEL ŞARTLARINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
(20.03.2020 TARİHLİ DEĞİŞİKLİK)
(YÜRÜRLÜK TARİHİ:01.04.2020)
Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın 14/5/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlar tebliği, 20.03.2020 tarih 31074 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğ ile değiştirilmiştir. Tebliğ ile getirilen değişikliklerin özeti aşağıda çıkarılmıştır. Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğe buradan ulaşabilirsiniz.
-
Sürekli sakatlık teminatı kapsamındaki bakıcı giderinin "tıbben gerekli olması halinde" teminat kapsamında sayılacağı belirtilmiştir. İlgili maddede, kaza nedeniyle mağdurun sürekli iş göremezliğinin bu teminattan karşılanacağı belirtilmiştir.
-
Önceki düzenlemede sürekli sakatlık tazminatına ilişkin sakatlık oranının belirlenmesinde, sakatlık ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda hazırlanacak sağlık kurulu raporu dikkate alınacağı belirtilmekte iken yeni düzenleme ile sürekli sakatlık tazminatına ilişkin sakatlık oranının belirlenmesinde, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik doğrultusunda hazırlanan sağlık kurulu raporunun dikkate alınacağı belirtilmektedir.
-
Tazminat ve giderlerin ödenmesine ilişkin maddeye, tanımlara eklenen "yeniden kullanılabilir parça" ibaresi eklenmiş olup, sigortacının bu paragraf kapsamındaki onaya ilişkin tercihinin henüz tamire başlanmadan önce yapılan başvurulara ilişkin olduğu açıkça belirtilerek, onaya ilişkin tercih süresi yeni düzenleme ile iki iş gününden üç iş gününe çıkarılmıştır.
-
Eski düzenlemede kazada temas olmamasının sorumluluğa engel olmayacağı düzenlenmiş iken, yeni düzenleme ile kazada temas olmaması halinin trafik sigortası teminatı dışına alındığı sonucuna varılmaktadır.
-
Ömrünü tamamlamış araçlardan veya Hazine Müsteşarlığınca belirlenecek esaslara göre hasarlı araçlardan çıkarılan kodlandırılmış, hasarsız, araç güvenliği ve çevre standartlarını karşılayan eşdeğer niteliğinde olmayan parçalar orjinal parça tanımından çıkarılmıştır.
-
Eşdeğer parça tespitinde Hazine Müsteşarlığınca belirlenen usul ve esasların, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 2015/2 sayılı Motorlu Araç Sigortalarında Eşdeğer Parça Belgeleme Esaslarına İlişkin Genelge ile belirleneceği düzenlenmiştir.
-
Genel şart metnine "yeniden kullanılabilir parça" tanımı eklenmiştir.
-
Maddi zarar teminatı kapsamındaki değer kaybı tespitinin, eski düzenlemede ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından tespit edileceği belirtilmiş iken, yeni düzenlemede tespitin Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinde kurulacak sistem üzerinden sıra esasına göre atanan ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından yapılacağı belirtilmiştir.
-
Genel şart metninin tanımlar kısmında yer alan arabulucu tanımı çıkartılmıştır.
-
Arabulucuya başvuru ve yetkili mahkeme başlıklı C.7 maddesi SİGORTACIYA BAŞVURU VE YETKİLİ MAHKEME olarak değiştirilmiş olup; Sigortacıya yapılacak başvuruda gerekli belgeler genel şart ekinde belirtilmiştir. Madde hükmündeki arabulucuya başvuru hali madde metninden kaldırılmıştır.
Tebliği'in geçici maddeleri ile :
-
Söz konusu değişikliklerin, yürürlük tarihi 01.04.2020 tarihinden sonra akdedilecek sözleşmeler için geçerli olacağı,
-
Genel Şartların yürürlüğe girdiği tarihten itibaren (01.04.2020) bir yıl içerisinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Sigorta Eksperleri İcra Komitesi tarafından araç değerlerine ilişkin bir liste oluşturulacağı.Genel Şartların ekinde yer alan değer kaybı hesaplaması formülünün değiştirildiği belirtilmiştir.
-
Yeni düzenleme ile araçta meydana gelen maddi hasarın, aracın rayiç bedelinin %2’sinin altında kalması halinde değer kaybı tazminatının araçta meydana gelen maddi hasar tutarını aşamayacağı belirtilmiştir.
-
Eski düzenlemede zarar gören kişinin ve müteveffanın bireysel özelliklerine göre hesaplanacağı öngörülen destekten yoksun kalma tazminatının yeni düzenlemede "destek ve destekten yoksun kalanların" bireysel özelliklerine göre hesaplanacağı düzenlenmiştir.
-
Destekten yoksun kalma tazminatı hesaplamalarında kullanılacak TRH 2010 hayat tablosunda güncellemenin kaza tarihine göre değil, vefat tarihine göre yapılacağı belirtilmiştir.
-
Vefat eden kişinin gelirinin hangi esaslara göre belirleneceği, uygulamadaki belirsizliğin önüne geçecek şekilde yeniden düzenlenmiştir. Buna göre hesaplamalarda :
1. Kaza tarihi itibarıyla vergilendirilmiş bir resmî belgeli (SGK Hizmet Dökümü, Bordro, Gelir Vergi Beyannamesi) gelir beyanı yok ya da gelir beyanı net asgari ücretten düşük ise net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılacaktır.
2. Kaza tarihi itibarıyla vergilendirilmiş bir resmî belgeli gelir beyanı var ise beyan edilen net gelir üzerinden hesaplama yapılacak, beyan edilen net gelir, ilgili dönemin net asgari ücretinden fazla ise işlemiş ve işleyecek dönem hesaplamalarında kullanılmak üzere “Net Gelir/Net Asgari Ücret” oranı tespit edilecektir.
3. Vefat eden kişinin kira, hisse, temettü, kâr payı, faiz gibi gelirleri dikkate alınmayacaktır.
4. İşyeri veya iş sahiplerinin ya da ortaklarının vefat etmesi durumunda, kendi işyerlerinde gerçekleştiremedikleri çalışmanın yerine getirilmesi için katlanacakları emsal maliyet, destekten yoksun kalma tazminatında kullanılacak gelir adına emsal ücret olarak kullanılacak ve bu hal dışındaki durumlarda emsal ücret kullanılmayacaktır. Emsal ücret, işyerinin veya iş sahibinin kaza anında bağlı olduğu meslek odasından alınacaktır.
5. Vergilendirilmiş gelir beyanına ek olarak ikramiye, prim, giyim ve yakacak gibi aylık olmayan ancak belirli dönemlerde yapılması söz konusu olan düzenli ödemeler, aylık gelire tekabül edecek şekilde hesaplamada dikkate alınacak ve bu ödemelerin düzenli gelir sayılabilmesi için kaza tarihinden önceki son bir yıl içinde bu ek gelirleri gösterir belgelerin beyan edilmesi gerekecektir.
6. Türkiye’de yerleşik olmayan kişilerin trafik kazalarına bağlı olarak vefat etmesi durumunda vergilendirilmiş geliri ispatlayan resmî bir belgenin sunulamaması halinde hesaplanacak tazminatta Türkiye Cumhuriyeti’nde geçerli net asgari ücret esas alınacaktır.
7. Pasif dönemde, asgari geçim indirimi (AGİ) hariç net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılacaktır.
8. Yeniden evlenme olasılığına ilişkin güncel tabloya yer verilmiştir.
-
Destek süresi ile aktif ve pasif çalışma süresinin hangi esaslara göre belirleneceği de yeniden düzenlenmiştir. Buna göre aktif ve pasif dönem süreleri belirlenirken :
1. Vefat eden kişinin aktif yaşamı 18 yaşında başlayacak; 1/1/1990 tarihi öncesi doğumlular için 60 yaşında, 1/1/1990 tarihi ve sonrası doğumlular için 65 yaşında bitecektir. 18 ile 60/65 yaş arası dönemde aktif dönem hesabı, 60/65 yaş sonrasında pasif dönem hesabı yapılacak ve vefat eden kişi kaza tarihi itibarıyla pasif dönemde çalışmaya devam ediyorsa iki yıl daha aktif dönem hesabı yapılacak ve iki yıl sonrasında pasif dönem hesabına geçilecektir. Özel kanunlarla çalışma süreleri ayrıca belirlenen mesleklere ilişkin hükümler saklıdır.
2. Vefat eden kişinin 18 yaşın altında çalıştığı ve gelir elde ettiği biliniyorsa çalışmaya esas beyan edilen belgeye göre aktif dönem hesabı yapılacaktır.
3. Vefat edenin 18 yaşın altında olması durumunda aktif dönem başlangıcına kadar geçen dönem için yetiştirme gideri hesaplanacak ve yetiştirme gideri, ailenin net geliri ile hesaplanacaktır. Hesaplanan tutarın %10’u yetiştirme gideri olarak esas alınıp, hayatta olan ebeveynler için eşit şekilde bölünecektir.
4. Destekten yoksun kalma tazminatı hesaplamasında askerlik dönemi dikkate alınmayacaktır.
5. Destekten yoksun kalan erkek çocuklar için 18 yaş, kız çocuklar için 22 yaş destek süresi sonu olarak dikkate alınacak ve lisans ve lisansüstü eğitim düzeyinde bulunan destekten yoksun kalan kişiler için cinsiyet ayrımı yapılmadan 25 yaş, destek süresi sonu olarak kabul edilecektir.
6. Vefat eden kişinin eşinin, işlemiş dönemde yeniden evlendiği biliniyorsa evlenme tarihine kadar geçen süre için tazminat hesaplanacaktır.
7. 1/1/1990 tarihi öncesi doğumlular için 60 yaşın, 1/1/1990 tarihi ve sonrası doğumlular için 65 yaşın altında bulunan ve emekli olduğu bilinen kişiler için;
i. Kaza tarihi itibarıyla çalıştığı biliniyorsa ve kaza tarihi itibarıyla vergilendirilmiş bir resmî belgeli gelir beyanı var ise beyan edilen gelir üzerinden hesaplama yapılıp, hesapta aktif/pasif dönem ayrımında 60/65 yaş esas alınacaktır.
ii. Kaza tarihi itibarıyla çalışmadığı biliniyorsa pasif dönem hesabı yapılacaktır.
-
Hesap yönteminde uygulanacak esaslar da ayrıntılı olarak yeniden düzenlenmiştir. Buna göre hesaplamalarda:
a. İşlemiş dönem hesabı, gelir beyanı yok ise e ilgili dönemlerin asgari ücretleri üzerinden, gelir beyanı var ise ilgili dönemlerin gelirleri üzerinden iskontoya tabi tutulmadan ve hesap tarihine güncellenmeden hesaplanır.
b. İşleyecek dönem hesabı gelir beyanı yok ise hesap tarihindeki net asgari ücret üzerinden, gelir beyanı var ise hesap tarihindeki güncel net gelir üzerinden desteğin vefat tarihindeki beklenen yaşam süresi üst limit olmak üzere destekten yoksun kalanların hesap tarihindeki beklenen yaşam süreleri kapsamında ya da belirlenecek desteklik süresince Dönem Başı Ödemeli Dönemsel Hayat Anüitesi (äx:n) ile hesaplanır. x destekten yoksun kalanın hesap tarihindeki yaşını, n ise destekten yoksun kalanın hesap tarihindeki beklenen yaşam süresini ya da desteklik süresini temsil eder. n’nin belirlenmesinde eş/baba/anne açısından hesap tarihindeki beklenen yaşam süreleri dikkate alınırken, çocuklar açısından (özel bir durum olmadıkça) muhtemel desteklik süreleri dikkate alınır.
-
Destek paylarının belirlenmesi ve olası evlenme yaşının tespiti açıkça belirtilmiştir. Buna göre: Destekten yoksun kalanların paylarının belirlenmesinde paylar, eş ve müteveffa için 2’şer pay, çocuklar ile anne ve baba için ise 1’er pay verilerek dağıtılır. Her destekten yoksun kalanın payı, toplam paya bölünerek hesaplanır. Destek kapsamından çıkan oldukça pay yapısı tekrar hesaplanır. Vefat eden kişinin olası evlenme yaşı, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan evlenme ve boşanma istatistiklerindeki ülke ortalaması dikkate alınarak belirlenir. Evlendikten sonra ise 2 yıl ara ile toplam 2 çocuk sahibi olacağı varsayımı kullanılır.
-
Sürekli sakatlık tazminatının hesabında varsa geçici iş göremezlik süresinin bittiği tarihten itibaren hesaplamanın yapılacağı belirtilmiştir.Sürekli sakat kalan kişinin gelirinin hangi esaslara göre belirleneceği, uygulamadaki belirsizliğin önüne geçilecek şekilde yeniden düzenlenmiştir. Buna göre:
a. Aktif dönemde,
1. Kaza tarihi itibarıyla vergilendirilmiş bir resmî belgeli (SGK Hizmet Dökümü, Bordro, Gelir Vergi Beyannamesi) gelir beyanı yok ya da gelir beyanı net asgari ücretten düşük ise kaza tarihindeki net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılır.
2. Kaza tarihi itibarıyla vergilendirilmiş bir resmî belgeli gelir beyanı var ise beyan edilen net gelir üzerinden hesaplama yapılır. Beyan edilen net gelir ilgili dönemin net asgari ücretinden fazla ise işlemiş ve işleyecek dönem hesaplamalarında kullanılmak üzere “Net Gelir/Net Asgari Ücret” oranı tespit edilir.
3. Sürekli sakat kalan kişinin kira, hisse, temettü, kâr payı, faiz gibi gelirleri dikkate alınmaz.
4. İşyeri veya iş sahiplerinin ya da ortaklarının sürekli sakat kalması durumunda kendi işletmelerinde gerçekleştiremedikleri çalışmanın yerine getirilmesi için katlanacakları emsal maliyet, sürekli sakatlık tazminatında kullanılacak gelir adına emsal ücret olarak kullanılır. Bu hal dışındaki durumlarda emsal ücret kullanılmaz. Emsal ücret, işyerinin veya iş sahibinin kaza anında bağlı olduğu meslek odasından alınır.
5. Vergilendirilmiş gelir beyanına ek olarak ikramiye, prim, giyim ve yakacak gibi aylık olmayan ancak belirli dönemlerde yapılması söz konusu olan düzenli ödemeler, aylık gelire tekabül edecek şekilde hesaplamada dikkate alınır. Bu ödemelerin düzenli gelir sayılabilmesi için kaza tarihinden önceki son bir yıl içinde bu ek gelirleri gösterir belgelerin beyan edilmesi gerekir.
6. Türkiye’de yerleşik olmayan kişilerin trafik kazalarına bağlı olarak sürekli sakat kalması durumunda vergilendirilmiş geliri ispatlayan resmî bir belgenin sunulamaması halinde hesaplanacak tazminatta Türkiye Cumhuriyeti’nde geçerli net asgari ücret esas alınır.
b. Pasif dönemde, AGİ hariç net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılır.
-
Bakıcı gideri hesabı da ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Buna göre : Sürekli sakatlığa bağlı bakıcı gideri, bakıcı tutulduğunun belgelendirilememesi halinde bekâr ve çocuksuz kişiler için geçerli AGİ dâhil net asgari ücret üzerinden, bakıcı tutulduğunun belgelendirilmesi durumunda ise brüt asgari ücret üzerinden olmak üzere 20/2/2019 tarihli ve 30692 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Çocuklar için Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelikte kısmî bağımlı olarak tanımlanan ve %50 ve üzerinde engel oranına sahip kişiler için %50 oranında, tam bağımlı olarak tanımlanan kişiler için ise %100 oranında hesaplanır.
-
Aktif ve pasif çalışma süresinin hangi esaslara göre belirleneceği, uygulamadaki belirsizliğin önüne geçecek şekilde yeniden düzenlenmiştir. Buna göre :
1. Sürekli sakat kalan kişinin aktif yaşamı 18 yaşında başlar ve 1/1/1990 tarihi öncesi doğumlular için 60 yaşında, 1/1/1990 tarihi ve sonrası doğumlular için 65 yaşında biter. 18 ile 60/65 yaş arası dönemde aktif dönem hesabı, 18 yaş öncesi ve 60/65 yaş sonrasında pasif dönem hesabı yapılır. Sürekli sakat kalan kişi kaza tarihi itibarıyla pasif dönemde çalışmaya devam ediyorsa iki yıl daha aktif dönem hesabı yapılır, iki yıl sonrasında pasif dönem hesabına geçilir. Özel kanunlarla çalışma süreleri ayrıca belirlenen mesleklere ilişkin hükümler saklıdır.
2. Sürekli sakat kalan kişinin 18 yaşın altında çalıştığı ve gelir elde ettiği biliniyorsa çalışmaya esas beyan edilen belgeye göre aktif dönem hesabı yapılır.”
-
Sürekli sakatlık tazminatı hesap yönteminde uygulanacak esaslar da uygulamada karışılığa yol açmayacak şekilde yeniden düzenlenmiştir.Buna göre hesaplamalar:
a. İşlemiş dönem hesabı, gelir beyanı yok ise ilgili dönemlerin net asgari ücretleri üzerinden, gelir beyanı var ise ilgili dönemlerin gelirleri üzerinden iskontoya tabi tutulmadan ve hesap tarihine güncellenmeden hesaplanır.
b. İşleyecek dönem hesabı, gelir beyanı yok ise hesap tarihindeki net asgari ücret üzerinden, gelir beyanı var ise hesap tarihindeki güncel net gelir üzerinden Dönem Başı Ödemeli Dönemsel Hayat Anüitesi (äx:n) ile hesaplanır. x sürekli sakat kalanın hesap tarihindeki yaşını, n ise sürekli sakat kalan kişinin hesap tarihindeki beklenen yaşam süresini temsil eder.
c. 1/1/1990 tarihi öncesi doğumlular için 60 yaşın, 1/1/1990 tarihi ve sonrası doğumlular için 65 yaşın altında bulunan ve emekli olduğu bilinen kişiler için,
1. Kaza tarihi itibarıyla çalıştığı biliniyorsa ve kaza tarihi itibarıyla vergilendirilmiş bir resmi belgeli gelir beyanı var ise beyan edilen net gelir üzerinden hesaplama yapılır. Hesapta aktif/pasif dönem ayrımında 60/65 yaş esas alınır.
2. Kaza tarihi itibarıyla çalışmadığı biliniyorsa pasif dönem hesabı yapılır.
-
Sürekli sakatlık oranının, 20/2/2019 tarihli ve 30692 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik doğrultusunda hazırlanan sağlık kurulu raporu dikkate alınarak belirleneceği ve ayrıca hak sahibinin sigorta şirketine yaptığı başvuruyu takip eden 5 işgünü içinde sigorta şirketi tarafından ilgili sağlık kuruluşuna resmi yazı gönderileceği düzenlenmiştir.
-
Sürekli sakat kalanın askerliğe elverişli olmadığına dair resmî bir belgesi yok ise muhtemel askerlik süresince pasif dönem hesabı yapılacağı belirtilmiştir.
-
Artan iş göremezlik oranına bağlı tazminat taleplerinde sadece artan kısım için olmak üzere; ilk ödemeye esas alınan Yönetmeliğe göre hazırlanan maluliyetin arttığını gösterir rapor doğrultusunda artış tarihinden itibaren hesaplama yapılacağı düzenlenmiştir.
-
Tazminat Ödemelerinde İstenilecek Belgeler başlıklı listede "maddi zararlar" altında değer kaybı ve üçüncü kişiye ait mallar için diğer hasarlarda gereken belgeler listelenmiştir.
-
Sürekli sakatlık halinde talep edilecek belgeler detaylandırılmıştır. Buna göre:
-
Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik doğrultusunda hazırlanan sağlık kurulu raporu,
-
Epikriz Raporu,
-
Genel adli muayene raporu,
-
Tüm tetkik ve tedavilere ilişkin raporlar,
-
Mağdura ait kimlik belgesi fotokopisi,
-
Kaza raporu, varsa bilirkişi raporu veya keşif zaptı veya mahkeme kararı,
-
Mağdura ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi,
-
Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka - şube adı, Iban numarası),
-
Sağlık verilerine erişim, işleme ve aktarım konusunda mağdur tarafından verilen açık rıza beyanı
-
Ölüm halinde talep edilecek belgeler detaylandırılmıştır. Buna göre:
-
Kaza Raporu, varsa bilirkişi raporu, keşif zaptı veya mahkeme kararı,
-
Veraset ilamı,
-
Ölüm belgesi ve ölü muayene otopsi raporu,
-
Anne ve baba bilgisini de gösterir güncel vukuatlı nüfus kayıt örneği,
-
Ölen kişiye ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi,
-
Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka - şube adı, Iban numarası).”
-
Daha önceki düzenlemelerde yer almayan, bedeni ve maddi zararlar başlığından ayrı bir başlık altında yer alan kişisel bilgi doğrulama evrakı getirilmiştir. Buna göre Kişisel Bilgi Doğrulama Evrakları :
Gerçek Kişilerde: Nüfus cüzdan fotokopisi ve imza beyanı, iletişim bilgileri,
Tüzel Kişilerde: Vergi levhası, ticaret sicil gazetesi, imza sirküleri ve sirkülerde yer alan yetkililerin nüfus cüzdan fotokopileri
-
Sigorta şirketi tarafından hak sahibine ödeme yapılmasını izleyen 5 iş günü içerisinde tazminat ödemesine esas alınan aktüerya raporunun, yazılı olarak veya güvenli elektronik iletişim araçları vasıtasıyla hak sahibine gönderileceği düzenlenmesi getirilmiştir.
-
İbraname olsun ya da olmasın sigorta şirketi tarafından önceden ödeme yapılmış bir tazminat ödemesinde uyuşmazlık olması durumunda tazminat ödeme tarihi hesap tarihi kabul edilerek (ödeme tarihindeki ücretler ve ödemeye esas kriterler dikkate alınarak) tazminat hesabının yeniden yapılacağı ve hesaplanan tazminat ile yapılan ödeme tutarının karşılaştırılacağı, hak sahibi lehine fark çıkması durumunda bu farkın ödeneceği düzenlemesi getirilmiştir.