Av. Bilgi GÜL & Av. Özgür GÜL
ÖZET
Dosyada mevcut, yerinde yapılan keşif ile düzenlenen raporlar neticesinde sözleşmeye konu inşaatların yarısının dahi tamamlanmadığı, inşaatlarda hiç kimsenin olmadığı, herhangi bir yapım çalışmasına da devam edilmediği tespit edilmiştir. Bu durumda yüklenicinin sözleşmede kararlaştırılan sürede inşaatı bitiremediği, ek bir süre verilmesinin de sonuca etkisinin olmayacağı anlaşılmakla sözleşmenin geriye etkili feshine karar verilmesi yerinde olmuştur. Davalı üçüncü kişilerin henüz inşaatı tamamlanmamış binadan bağımsız bölüm edinmeyi amaçladığı, bunun içinde bağımsız bölümleri satın aldıklarının anlaşıldığı, yükleniciye devredilen pay, avans niteliğinde olduğundan yüklenicinin edimini yerine getirmediği durumlarda ondan pay devralan üçüncü kişilerin hak sahibi olmalarının mümkün olmadığı, böyle bir durumda üçüncü kişilerin Türk Medeni Kanunun 1023. maddesindeki iyi niyet kuralından faydalanmalarının da mümkün olmadığı, geriye fesih koşullarının oluşması nedeniyle sözleşmeye dayalı olarak verilen tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
KARAR
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/125 E., 2022/981 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/801 E., 2020/641 K.
Taraflar arasındaki asıl davada sözleşmenin geriye etkili feshi, birleşen davada tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekillerince asıl ve birleşen dava yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen davada davalılar ... ve ... İnş. Müh. Hiz. Oto Turz. Taş. Gıd. Day. Tük. Mal. Tic. ve San. Ltd. Şti. ile birleşen davada davalılar ... ve ... vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı arsa sahibi vekili asıl dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalılardan ... İnşaat Müh. Hiz. Eml. Oto. Tur. Taş. Gıda Day. Tük. Mal. Tic. Ltd. Şti. arasında Antalya 11. Noterliğinin 16.03.2012 tarih 7233 yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, sözleşme uyarınca ... ada 1 parseldeki arsaya 2 blok halinde 16 daire yapılması, inşaatın en geç 24 ayda bitirilmesi konularında anlaşıldığını ancak davalı firmanın inşaatı süresinde bitirmediğini, davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici arasında imzalanan sözleşmenin geriye etkili olarak feshine, davacı arsa sahibi ile yüklenici arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak fesh edilmesi sonucu arsa sahibine iade edilmesi gereken yüklenici tarafında ...'a temlik edilen dava konusu ... ada 1 parsel A Blok 8 no.lu bağımsız bölümün tapusunun iptali ile davacı adına tapuya tesciline, davacı arsa sahibi ile yüklenici arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshedilmesi sonucu arsa sahibine iade edilmesi gereken yüklenici tarafından ...'e temlik edilen dava konusu Antalya ili ... 2 no.lu bağımsız bölümün tapusunun iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı arsa sahibi vekili birleşen dava dilekçesinde; davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici şirket arasındaki sözleşmeye göre taşınmaz üzerine yapılacak A ve B blokların arsa sahibi ve yüklenici arasında paylaştırıldığını, sözleşmenin 10. maddesi uyarınca sözleşme tarihinden itibaren 24 ay içerisinde inşaatın kesin olarak bitirilip, teslim edileceğinin kararlaştırıldığını ve sözleşmeye göre teslim tarihinin 16/03/2014 olduğunu, yüklenicinin ekonomik durumunun bozulduğunu ve inşaatı terk ettiğini, bu hususta Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/103-103 d.iş karar sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, bilirkişi raporu neticesinde yüklenici tarafından inşaatın bitirilmediği ve %37.5 seviyesine dahi ulaşmadığı, uzun zamandan beri inşaattan el çekildiğinin belirtildiğini, diğer davalıların ise yükleniciden temliken bağımsız bölüm edinen 3. kişiler olduklarını, davacı arsa sahibi ile yüklenici arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshedilmesini ve bağımsız bölümleri temlik alan ve adlarına tapuya kaydedilen diğer davalılar adına kayıtlı olan A blok 1 no.lu, A blok 6 no.lu, B blok 3 no.lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili asıl davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Antalya 11. Noterliğinin 1603.2012 tarih ve 7233 sayılı Kat Karşılığı İnşaat sözleşmesine taraf olmadığı, bu nedenle sözleşmenin tarafı olmayan 3 kişi konumundaki müvekkiline karşı açılan dava ile sözleşmenin geriye doğru fesih sonucu doğacak bir hak talep edilmeyeceğini, müvekkilinin aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, müvekkilinin taşınmazı iyi niyetle iktisap etmiş olup, tanık beyanları ile de bu hususun sabit olacağından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı ... vekili asıl dava cevap dilekçesinde özetle: müvekkilinin davacı ile yüklenici arasındaki sözleşmeyi bilemeyeceğini, davacının tarafı husumet yöneltilmesi gereken yüklenici olması gerektiği, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, müvekkilinin üçüncü ve iyi niyetli kişi olarak taşınmazı satın aldığını, inşaatın var ise bile eksikliği ve ayıplı imal edilmesinin müvekkilinin sorumluluğunda veya yükümlülüğünde olmadığını, inşaatın bitirilmemesinin müvekkili açısından da mağduriyet yarattığını, inşaatın %50 bitmiş olmasının yüklenicinin 4 daire alabileceği anlamına geldiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3.Davalılar Antalya ... İnş. ve ... vekili birleşen dava cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalı şirket aleyhine 2015/801 Esas sayılı dosyası ile sözlemenin feshi ve tapu iptal tescili davası açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu aynı sözleşmenin feshini 2 ayrı dava ile talep ettiğini, Sulh Hukuk Mahkemesince alınan bilirkişi raporunun 2 yıldan önce alındığını inşaat seviyesinin en az %70 olduğunu, davalı ...'ın ise dava konusu bağımsız bölümü dava dışı ...'dan satın aldığını, yani iyi niyetli 3.kişi konumunda olduğunu davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
4.Davalı ... vekili birleşen dava cevap dilekçesinde özetle; davalı ...'nün dava konusu edilen 3 no.lu bağımsız bölümü bedelini ödemek suretiyle önceki maliki ...'dan satın aldığını, yasal koşulların bulunmaması, kat karşılığı inşaat sözleşmesine aykırı olması ve hakkın kötüye kullanılması niteliğini taşıması, bildirilen ve belirlenecek diğer nedenlerle reddini, aksi kanaate varılması halinde davalı ...'nün aldığı bağımsız bölümün güncel rayiç değerinin imalatın güncel değeri için davalı ...'ye ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu parselde bulunan inşaatların A blok %47, B blok %39 toplamda ise, (yani tüm inşaat alanında) %43 seviyede tamamlanmış olduğunun tespit edildiği, Yargıtayın istikrarlı uygulamalarında belirtilen %90 oranındaki seviyeye ulaşılmadığı, davalı üçüncü kişiler her ne kadar iyi niyetli olduklarını ve davanın reddini talep etmiş iseler de; davalı üçüncü kişilerin henüz inşaatına tamamlanmamış binadan bağımsız bölüm edinmeyi amaçladığı, bunun içinde bağımsız bölümle bağlantılı, arsa payı satın aldıklarının anlaşıldığı, alıcılar (davalı 3. kişiler) arsanın gerçekte, yükleniciye ait olmadığını, arsa payı kaşılığı ona bu payın verildiğini, yüklenicinin edimini yerine getirmemesi halinde kendilerine bırakılan bağımsız bölümler ve arsa paylarında haklarının doğmayacağını bilmekte ve dolayısı ile arsa maliki tarafından arsa payının iptal edileceği riskini göze alarak tapuyu devir aldıkları, yapılacak bağımsız bölüme bağlı olarak arsa payı satın aldıklarının bilincinde oldukları, yükleniciye devredilen pay, avans niteliğinde olduğundan yüklenicinin edimini yerine getirmediği durumlarda ondan pay devralan üçüncü kişilerin hak sahibi olmalarının mümkün olmadığı, böyle bir durumda üçüncü kişilerin Türk Medeni Kanunun 1023. maddesindeki iyi niyet kuralından faydalanmalarının mümkün olmadığı, yüklenici edimini tam ve yasal olarak yerine getirmediğinden aynı Kanunun 1024. maddesine göre yükleniciden pay satın alan kişilerin bu alımlarının korunmasının mümkün olmadığı, geriye fesih koşullarının oluşması halinde bu sebeple davalı üçüncü kişiler adlarına kayıtlı olan tapu paylarının da iptal edilerek davacı arsa sahibi adına tesciline karar verilebileceği, dosyadaki deliller, bilirkişi raporları ve yasal düzenlemeler ile Yargıtay uygulaması da nazara alınarak davacı toprak sahibinin geriye etkili fesih hakkının oluştuğunun tespit edildiği, ilgili sözleşmeye dayalı olarak verilen tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle; asıl dava yönünden; davanın kabulü ile; davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici Antalya ... İnş. Müh. Hiz. Oto. Tur. Taş. Gıda Day. Tük. Mal. Tic. ve San. Ltd. Şti. arasında imzalanan Antalya 11. Noterliğinin 16/03/2012 tarih ve 7233 yevmiye numaralı "Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin" geriye etkili olarak feshine, ... parsel üzerinde kain A Blok 8 no.lu bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, ... ada 1 parsel üzerinde kain B Blok 2 no.lu bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, birleşen dava yönünden; davanın kabulü ile davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici Antalya ... İnş. Müh. Hiz. Oto. Tur. Taş. Gıda Day. Tük. Mal. Tic. ve San. Ltd. Şti. arasında imzalanan Antalya 11. Noterliğinin 16/03/2012 tarih ve 7233 yevmiye numaralı "Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin" geriye etkili olarak feshine, ... ada 1 parsel üzerinde kain A Blok 1 no.lu bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, ... parsel üzerinde kain A Blok 6 no.lu bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, ... ada 1 parsel üzerinde kain B Blok 3 no.lu bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili, davalı ... vekili, davalı ... vekili, davalı şirket ve davalı ... vekili, davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; taşınmazı davacıdan parasını ödeyerek satın aldıklarını, iyi niyetli olduklarını, geriye etkili feshin iyi niyeti ortadan kaldırmadığını kararın kaldırılmasını istemiştir.
2.Davalı .... Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde, inşaatın tamamlanma oranının tespitinde hataya düşüldüğünü, yapı denetim firmasına göre inşaatın %77,5 oranında tamamlandığını, inşaat maliyetinin düşük tutulduğunu, bu seviyede geri etkili fesih kararı verilemeyeceğini; kararın kaldırılmasını istemiştir.
3.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; davalının bağımsız bölümü dava dışı ...'ten satın aldığını iyi niyetli üçüncü kişi olduğunu, taşınmaz bedeli ve inşaat seviyesinin düşük belirlendiğini, tapu iptalinin hukuka aykırı olduğunu; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
4.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; davalının inşaat sözleşmesinin tarafı olmadığını, davalıya karşı sözleşmenin feshinin istenemeyeceğini, yükleniciye güvenerek taşınmazı davacının aldığını, iyi niyetli olduğunu, tamamlanma oranına göre 3 adet tapunun yüklenici tarafından hakedildiğini; kararın kaldırılmasını istemiştir.
5.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde, davalının iyi niyetli olup taşınmazı kardeşi ... 'ten satın aldığını, parasının ödendiğini, davacı ve yüklenici arasındaki sıkıntıların bilinemeyeceğini, davanın reddi gerektiğini, kararın kaldırılmasını istemiştir.
6.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece savunmanın dikkate alınmadığını, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı gibi gerekçeler ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye göre ve ayrıca yüklenicinin süresinde edimini gereği gibi yerine getirmemiş olmasına ve gelinen aşama itibariyle yükleniciye ilave süre verilmesinin sonuca bir etkisi olmayacağının ortaya çıkmış olması nedeniyle, sözleşmenin feshine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, inşaat aşamasındaki yapıdan bağımsız bölüm satın alan davalıların iyi niyet savunmasında bulunmalarının mümkün olmaması gerekçeleriyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili, davalı ... vekili, davalı yüklenici şirket vekili, davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
(1) Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; yüklenici ve arsa sahibi arasındaki sözleşmeye taraf olmadıklarını, kendilerinin pasif husumet ehliyeti olmadığını, iyiniyetli 3. kişi konumunda olması nedeniyle de davacının, kendilerinden herhangi bir talepte bulunamayacaklarını, yükleniciden iptal ve tescili istenen taşınmazı davalı yükleniciye güvenerek satın aldığını ve adına tescil ettirdiğini, hatalı rapora istinaden karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, itirazlarına rağmen inşaat seviyesinin %43 seviyesinde tamamlanmış olduğu belirtildiğini ve buna istinaden hüküm kurulduğunu, taşınmazın emsal değerinin eksik hesaplandığını, arsa sahibinin inşaatın seviyesini bilerek tapuyu yükleniciye devrettiğini, inşaatın geldiği seviyeye göre yüklenicinin 3 tapuya hak kazandığını, 4271 sayılı TMK madde 1023’e göre tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımının korunacağını, açıklanan nedenlerle hükmün bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
(2) Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin dava konusu bağımsız bölümü dava dışı ...'dan satın aldığını, iyi niyetli 3. kişi olduğunu, davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici arasındaki ticari uyuşmazlıklardan etkilenmeyeceğini, mahkemenin gerekçesinde yükleniciden daire satın alırken aslında arsa payı satın alındığını beyan etmiş olsa da davalı ...’ın dava konusu taşınmazı yükleniciden değil 3. kişiden aldığını, bilirkişilerin eksik değerlendirme yaptıklarını, inşaatın geldiği seviye bakımından A Blok için %46,50, B Blok için %39.90 toplamda ise %43,05 seviyesinde olduğunu belirttiklerini, Yapı Denetim Firmasına ait “Yıl Sonu Seviye Tespit Tutanağı”na göre ise inşaatın gelmiş olduğu seviyenin A Blok için 31/12/2012 tarihi itibarı ile %30, B Blok için 31/12/2012 tarihi itibarı ile %25, A Blok için 31/12/2013 tarihi itibarı ile %75, B Blok için 31/12/2012 tarihi itibarı ile %60, A Blok için 31/08/2014 tarihi itibarı ile %85, B Blok için 31/08/2014 tarihi itibarı ile %70 olarak belirlendiğini, toplamda ise % 77,5 olarak tespit edildiğini, çelişkinin giderilmediğini, bilirkişilerin inşaat seviyesine göre dava tarihi itibarı ile yapım maliyetinin 622.950,72 TL olduğu tespitinin gerçekle bağdaşmayacağını, m² fiyatı olarak maliyeti çok düşük tuttuklarını, A ve B Blok olarak değerlendirme yaptıklarını, ortak alanları otopark vs gibi hesaba katmadıklarını, hükmün bozulmasını talep etmiştir.
(3) Davalı Şirket vekili temyiz dilekçesinde; bilirkişi raporu ile yapı denetim firması yıl sonu seviye tespit tutanağına göre inşaatın gelmiş olduğu seviye tespitlerinin arasında uçurum olduğunu, bu çelişkinin mahkemece giderilemediğini, yapılan imalat bedelinin de hayatın olağan akışına aykırı şekilde düşük hesaplandığını,
(4) Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin B Blok 1. kat 3 no.lu bağımsız bölümü yükleniciden değil, bedelini ödemek suretiyle tapuda malik görünen Kerim Ismık'dan tapu siciline güvenle ve iyi niyetle aldığını, dolayısıyla kendileri açısından tapu iptal ve tescil koşulları oluşmadığını, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki sözleşme ve inşaat süresi incelendiğinde, davacının yükleniciye, bu davada ileri sürdüğü inşaat oranına ve inşaat süresine rağmen sürenin dolmasından sonra da bağımsız bölüm tapusu verdiğini, sözleşmenin geçerliliğini devam ettirdiği ... ve inancını oluşturduğunu, bu durumda geriye etkili fesih talebi ve açılan davanın kötü niyetli, hakkın kötüye kullanımı mahiyetinde olduğunu, sözleşmenin geriye etkili feshi, verilen tapuların iptale ve tescil kararı yerinde olmamakla birlikte aksi düşünülse bile yüklenicinin yaptığı imalatın bedelinin de belirlenmesi ve bağımsız bölüm tapusu alanlar başta olmak üzere iade kararı verilmesi gerekirken hem imalatın arsa sahibine bırakılması, hem de tapuların ve sözleşmenin iptali kötü niyetli arsa sahibinin sebepsiz, haksız zenginleşmesine mahkeme eliyle imkan verildiğini, fesih aynı zamanda tasfiyeyi de gerektirdiği için, imalatın güncel rayiç değerinin arsa sahibi tarafından müvekkiline ve diğer hak sahiplerine ödenmesi gerektiğini hükmün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, asıl ve birleşen davada arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve tapu iptal ve tescil istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369, 370 ve 371. maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Davalı şirketi temsilen ... ile davacı arsa sahibi ... arasında Antalya 11. Noterliğinin 16.03.2012 tarih ve 7233 numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrımenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmenin 7. maddesinde yükleniciye aşamalı devrin şartları belirlenmiştir. Sözleşmenin 10. maddesinde sözleşme tarihinden itibaren 24 ay sonunda müteahhitin binayı ve eklentilerini ruhsat projesini ve teknik şartnamesine uygun olarak anahtar teslimi esasları gereğince tamamlamış ve yapı kullanıma izini almış şekilde kesin olarak bitirip teslim edeceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin 12. maddesinde inşaat yukarıda belirlenen sürede tamamlanıp arsa sahibine teslim edilmezse, müteahhitin arsa sahibine kalan satılabilir ancak satılmamış kısımlar için gecikilen her ay için m2 başına 5 TL gecikme tazminatı ödeyeceği, bu gecikme 8 ayı geçtiği taktirde mal sahibinin sözleşmeyi fesih ederek yoksun kaldığı gerçek kira karşılığını ve diğer ve zarar ve ziyanının istemek ve ayrıca eksik ve kusurlu işleri müteahhit hesabına tamamlattırmak ve düzeltmek hakkına sahip olduğu belirtilmiştir.
3.Dosyada mevcut, yerinde yapılan keşif ile düzenlenen raporlar neticesinde sözleşmeye konu inşaatların yarısının dahi tamamlanmadığı, inşaatlarda hiç kimsenin olmadığı, herhangi bir yapım çalışmasına da devam edilmediği tespit edilmiştir. Bu durumda yüklenicinin sözleşmede kararlaştırılan sürede inşaatı bitiremediği, ek bir süre verilmesinin de sonuca etkisinin olmayacağı anlaşılmakla sözleşmenin geriye etkili feshine karar verilmesi yerinde olmuştur.
4.Davalı üçüncü kişilerin henüz inşaatı tamamlanmamış binadan bağımsız bölüm edinmeyi amaçladığı, bunun içinde bağımsız bölümleri satın aldıklarının anlaşıldığı, yükleniciye devredilen pay, avans niteliğinde olduğundan yüklenicinin edimini yerine getirmediği durumlarda ondan pay devralan üçüncü kişilerin hak sahibi olmalarının mümkün olmadığı, böyle bir durumda üçüncü kişilerin Türk Medeni Kanunun 1023. maddesindeki iyi niyet kuralından faydalanmalarının da mümkün olmadığı, geriye fesih koşullarının oluşması nedeniyle sözleşmeye dayalı olarak verilen tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
5.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz eden ilgililere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.