top of page

YARGITAY KARARI

Dairesi

Esas No

4. H.D.

2020/2388

Kararın Tarihi

Karar No

4 Kasım 2020

2020/3718

İlgili Hukuk

T.B.K. (Zamanaşımı)

a09bf6a3ef5ead5bfa98fb39e07d1f88.jpg

Eklenme Tarihi

29 Ağustos 2023 13:38:55

ÖZET

10/09/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanun'un 84. maddesi ile 2644 sayılı Tapu Kanununa eklenen "ek madde 2" ile özel bir zamanaşımı düzenlemesi getirilmiştir. Anılan maddede: "Tapu ve kadastro işlemleri ile ilgili olarak, Devletin kusursuz sorumluluğu sebebiyle yapılan ödemeler dolayısıyla, ihmali bulunan personel aleyhine başlatılacak rücu istemleri, ödeme tarihinden itibaren iki yıl, her hâlde zarara yol açan işlemin gerçekleştirildiği tarihten itibaren on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ağır kusura dayalı sorumluluğu bulunan personel için 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 73 üncü maddesi hükümleri saklıdır." hükmü düzenlenmiş olmakla, davacı yönünden müktesep hak oluşmamıştır. Bu nedenle belirtilen yasa değişikliğine göre zamanaşımı süresi her halde işlemin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıldır. Son satış işleminin gerçekleştiği 17/04/1984 tarihinden itibaren davanın açıldığı 01/08/2008'e kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuştur. Bu nedenle temyiz eden davalılar yönünden zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerekirken davanın kısmen kabulüne hükmedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir

KARAR

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi


Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... mirasçıları ve diğerleri aleyhine 01/08/2008 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 23/02/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve ... mirasçıları davalılar ..., ..., ... ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.


1- Davacının temyiz itirazları yönünden;


Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazları reddedilmelidir.


2- Temyiz eden davalıların temyiz itirazlarının incelenmesinde;


Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalılar ..., ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı idare, MK 1007. maddesine göre ödenen tazminatın diğer müşterek müteselsil sorumlu durumundaki davalı ... görevlilerinden ve kendine ait olmadığını bildiği taşınmazın satım işlemini yaparak sebepsiz yere zenginleşen eski malikten ve bunu bilerek satın alan yeni malikten rücuen tahsilini istemiştir.Bir kısım davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilleri zamanaşımı def'inde bulunarak davanın reddini savunmuşlardır.Diğer davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... davaya cevap vermemişlerdir.Mahkemece 20/12/2010 tarihli ve 2008/399 esas 2010/531 sayılı karar ile 818 sayılı Kanunun 60. maddesinde düzenlenen zamanaşımının dolduğu gerekçesi ile davanın zamanaşımı yönünden reddine dair karar verilmiş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dairemizin 22/01/2013 tarihli 2012/11081 esas 2013/693 sayılı kararı ile zamanaşımının dolmadığı, işin esasının incelenmesi gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek 23/02/2018 tarihli ve 2015/712 esas ve 2018/91 sayılı karar ile; davaya konu taşınmazdaki hissenin satış işleminin tescili sırasında hissedar ...’nin taşınmazda bulunan 2/10 payının üzerinin çizilerek terkin edildiği, bu hissenin sonradan ...adına tescil edildiği, bu yolsuz tescilin davalı ..., ... ve ... tarafından gerçekleştirildiği, ...nin gerçekte kendisine ait olmayan 2/10 hisseyi ikinci kez ...’ye sattığı, bütün hissedarlar kardeş olup ikinci satışın yasal olmadığını bildikleri, davalıların Hazine'yi zarara uğrattıkları gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacı ve bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Dairemizin 22/01/2013 günlü bozma ilamından sonra, 10/09/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanun'un 84. maddesi ile 2644 sayılı Tapu Kanununa eklenen "ek madde 2" ile özel bir zamanaşımı düzenlemesi getirilmiştir. Anılan maddede: "Tapu ve kadastro işlemleri ile ilgili olarak, Devletin kusursuz sorumluluğu sebebiyle yapılan ödemeler dolayısıyla, ihmali bulunan personel aleyhine başlatılacak rücu istemleri, ödeme tarihinden itibaren iki yıl, her hâlde zarara yol açan işlemin gerçekleştirildiği tarihten itibaren on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ağır kusura dayalı sorumluluğu bulunan personel için 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 73 üncü maddesi hükümleri saklıdır." hükmü düzenlenmiş olmakla, davacı yönünden müktesep hak oluşmamıştır. Bu nedenle belirtilen yasa değişikliğine göre zamanaşımı süresi her halde işlemin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıldır. Son satış işleminin gerçekleştiği 17/04/1984 tarihinden itibaren davanın açıldığı 01/08/2008'e kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuştur. Bu nedenle temyiz eden davalılar yönünden zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerekirken davanın kısmen kabulüne hükmedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.


SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalılar ..., ..., ... ve ... yararına BOZULMASINA, davacının temyiz isteminin (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/11/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.


bottom of page