İŞE İADE DAVALARINDA, ARABULUCULUĞA ASIL İŞVEREN VE ALT İŞVERENE BİRLİKTE BAŞVURU ZORUNLULUĞUNUN ANAYASA'YA AYKIRILIĞI – ANAYASA MAHKEMESİ İPTAL KARARI
- Av. Özgür GÜL

- 17 Eki
- 2 dakikada okunur
İşçinin tarafı olmadığı asıl işveren ve alt işveren arasındaki hukuki ilişkiyi tespit ederek arabuluculuk sürecini asıl işveren ve alt işverene karşı birlikte yürütmesini zorunlu kılan kural işe iade talebinde bulunan işçiye katlanamayacağı bir külfet yüklemektedir. Başka bir deyişle kuralda yargılamada taraf sıfatı sorununun oluşmasının önlenmesi ve asıl işveren ile alt işverenin arabuluculuk sürecine dâhil edilmesinin sağlanması amacındaki kamusal yarar ile işçinin mahkemeye erişim hakkından yararlanmasındaki bireysel yarar arasında makul bir denge kurulamamıştır. Bu itibarla kuralın orantılılık alt ilkesi yönünden ölçülülük ilkesini ihlal ettiği sonucuna ulaşılmıştır.
ANAYASA MAHKEMESİ'NİN 03.06.2025 TARİH, 2024/157 ESAS VE 2025/121 KARAR SAYILI İLAMI
KONU VE BAŞVURU
Başvuran Mahkeme: Adana 6. İş Mahkemesi
İtiraz Konusu: 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesinin 15. fıkrasının, Anayasa’nın 36. maddesine (adil yargılanma hakkı) aykırı olduğu iddiasıyla iptali talep edilmiştir.
Olay: Alt işveren aleyhine açılan işe iade davasında, söz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmuştur.
İPTALİ İSTENEN KURAL
7036 sayılı Kanun m.3/15:
“Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin varlığı hâlinde işe iade talebiyle arabulucuya başvurulduğunda, anlaşmanın gerçekleşebilmesi için işverenlerin arabuluculuk görüşmelerine birlikte katılmaları ve iradelerinin birbirine uygun olması aranır.”
MAHKEMENİN DEĞERLENDİRMESİ
A. Kuralın Anlam ve Kapsamı
İşçi, işveren ve iş ilişkisi tanımları, asıl işveren-alt işveren ilişkisi ve bu ilişkideki sorumluluklar açıklanmıştır.
Arabuluculuk, işe iade davalarında dava şartı olarak düzenlenmiştir.
Yargıtay kararlarında da, işe iade davalarında asıl işveren ve alt işverenin birlikte davalı olması gerektiği kabul edilmektedir.
B. İtirazın Gerekçesi
İşçinin, iş sözleşmesi feshedildiğinde bir ay içinde arabulucuya başvurması zorunludur.
Kural, işçiye asıl işvereni araştırma külfeti yüklemekte; bazı durumlarda bu ilişkinin tespiti mümkün olmayabilir.
Bu nedenle, işçi arabulucuya başvurmadan dava açarsa ve yargılama sırasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi tespit edilirse, dava usulden reddedilecektir.
Bu durumun adil yargılanma hakkına ölçüsüz müdahale olduğu ileri sürülmüştür.
C. Anayasa’ya Aykırılık Sorunu
Mahkemeye erişim hakkı, temel hak ve özgürlüklerin korunmasında önemli bir güvencedir.
Temel haklara getirilen sınırlamaların kanunla yapılması, açık ve öngörülebilir olması gerekir.
Kuralda, işe iade talepli arabuluculuk başvurusunda asıl işveren ve alt işverene birlikte başvurma zorunluluğu açıkça düzenlenmiştir.
Ancak, işçiye asıl işveren-alt işveren ilişkisini araştırma yükümlülüğü getirilmesi, işçinin bu ilişkiden haberdar olmaması halinde davayı devam ettirme imkânı tanımamaktadır.
Bu durum, işçiye katlanamayacağı bir külfet yüklemekte ve bireysel yarar ile kamusal yarar arasında makul bir denge kurulamamaktadır.
Sonuç olarak, kuralın orantılılık ilkesini ihlal ettiği ve Anayasa’nın 13. ve 36. maddelerine aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
KARAR
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesinin 15. fıkrası, Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Karar oy çokluğuyla alınmıştır; Üye Ömer Çınar karşı oy kullanmıştır.
Karşı Oy Gerekçesi (Ömer Çınar)
Çoğunluk görüşüne katılmamıştır.
Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin varlığı halinde, arabuluculuk görüşmelerine her iki işverenin birlikte katılması zorunluluğunun, işçinin mahkemeye erişim hakkını ölçüsüz şekilde kısıtlamadığı savunulmuştur.
Kuralın, sadece anlaşmanın gerçekleşebilmesi için işverenlerin birlikte katılımını öngördüğü, anlaşma sağlanamaması halinde bu zorunluluğun bulunmadığı belirtilmiştir.
Ayrıca, işçinin asıl işveren-alt işveren ilişkisini bilmemesi halinde dava reddedilse bile, iki haftalık süre içinde tekrar arabulucuya başvurma hakkı olduğu vurgulanmıştır.






Yorumlar