top of page

BELİRLİ SÜRELİ KİRA SÖZLEŞMELERİNİN KİRA SÜRESİ SONUNDA BİRER YILLIK DÖNEMLER HALİNDE UZAMASI HALİNİN SÖZLEŞMEYİ BELİRSİZ SÜRELİ HALE GETİRMEYECEĞİ

Sözleşmede kiralananın işyeri bakkaliye olduğu belirtilmiştir. Kiralananın bu haliyle TBK'nın konut ve çatılı işyerlerine ilişkin kira sözleşmesi hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır. TBK.nun 347. maddesi (6570 SK 11 md) “Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı belirli süreli kira sözleşmelerin süresinin bitiminden en az onbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış olur.” hükmüne yer vermiştir. Bu durum karşısında konut ve çatılı işyeri kiralarında belirli süreli kira sözleşmeleri, süre sonunda belirsiz süreli kira sözleşmesi haline gelmez, aynı şartlarda bir yıl uzamış olur.

YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ'NİN 30.09.2013 TARİH, 2013/10692 ESAS VE 2013/13229 KARAR SAYILI İLAMI


MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


DAVA TÜRÜ : Tahliye



Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.


Dava, yeniden imar ve inşa nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın süreden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.


Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilin malik bulunduğu taşınmazda kaçak ve ruhsatsız bir bina olduğunu, imar uygulaması neticesinde binanın yolda kaldığını, müvekkiline ait kalan kısımda müteahitle anlaşarak bina yapmak istediğini davalı müvekkilinin oğlu olup, alt katta tekel bayiliği yaptığını, üst kattaki dairedede oturduğunu, davalının tüm uyarılara rağmen tahliye etmediğini belirterek kiralananın yeniden inşaat nedeniyle tahliyesini istemiştir. Davalı ise, davacının kötü niyetli olduğunu annesinin taşınmaza aile şerhi koydurmasına kızarak bu davayı açtığını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.


Hükme esas alınan 15.11.2000 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konsunuda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralananın işyeri bakkaliye olduğu belirtilmiştir. Kiralananın bu haliyle TBK'nın konut ve çatılı işyerlerine ilişkin kira sözleşmesi hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır. TBK.nun 347. maddesi (6570 SK 11 md) “Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı belirli süreli kira sözleşmelerin süresinin bitiminden en az onbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış olur.”hükmüne yer vermiştir. Bu durum karşısında konut ve çatılı işyeri kiralarında belirli süreli kira sözleşmeleri, süre sonunda belirsiz süreli kira sözleşmesi haline gelmez, aynı şartlarda bir yıl uzamış olur. Somut olayda, 15.11.2000 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli sözleşme süresi 14.11.2011 tarihinde bitmiş ve TBK.nın 347. maddesi gereğince yıldan yıla aynı koşullarda birer yıl uzayarak en son 15.11.2011-14.11.2012 döneminde yenilenmiştir. Dava 27.11.2012 tarihinde açıldığına göre, süresinde olup, işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın süreden reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.


SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





180 görüntüleme0 yorum

コメント


bottom of page